NEVRUZ
“Ergenekon Bayramı”
Türk kültüründe ayrıcalıklı bir yere sahip olan Nevruz, binlerce yıldan beri kutlanan bir bayramdır. Türk dünyasının büyük bir coşkuyla kutladığı ve Türk soylu halkların ortak bayramı olan Nevruz, doğanın canlanarak, yeniden dirilişini anlatır. Nev, yeni-rûz ise, gün anlamına gelmektedir Nevruz, gece ile gündüzün eşit olduğu, “gün dönümü” olarak adlandırılan, ilkbaharın geldiği 21 Mart gününe denk gelmektedir.Ayrıca“Ergenekon Bayramı”olarakta anılır.
Nevruz ile doğa yeniden doğarak canlanır ve yeni bir hayat başlar. Nevruz günü; iyiliği, bereketi temsil eden baharla, kötülüğü ve düşmanlığı temsil eden kışın kavgasını da sembolize eder. Nevruz; yeni yılın, baharın, sevginin, neşenin, kardeşliğin ve dostluğun başlangıcıdır. Nevruz Bayramı ise barışın, hoşgörünün ve kardeşliğin bayramıdır. Bu bakımdan Nevruz, birlik ve beraberliğin bir simgesidir, Tarihi süreçte Hun, Göktürk, Uygur, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet Döneminde Nevruz, bayram olarak kabul edilmiş ve çeşitli eğlencelerle kutlanmıştır, Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk’ün önderliğinde 1923, 1924, 1926 yıllarında “Ergenekon Bayramı” adı altında Nevruz kutlamaları yapılmıştır. Nevruz Bayramı, günümüzde de Türkmenistan, Kazakistan, Azerbaycan ve Özbekistan Cumhuriyetleri ve Altay, Hakas, Tataristan özerk bölgelerinde resmi bayram olarak kutlanmaktadır. Buraya kadar yazdıklarım tarihsel bilgilerdir.
Yurdumuzda Nevruz Günü kutlamalarında kırlarda uçurtmalar uçurulur, boyalı yumurtalar tokuşturulur, yakılan Nevruz ateşi üzerinden iyi dilekler tutularak atlanır. Nevruz Günü, barış, kardeşlik, dostluk ve hoşgörünün yaşandığı bir gün, bir bayram olarak coşkuyla kutlanır. Nevruz kutlamalarının amacı; yurdumuzda ve Türk dünyasında gelenek ve göreneklerimizin canlı tutulmasını, nesilden nesile aktarılmasını, Türk dünyasının yakınlaşmasını, ortak kültürel bağların kuvvetlenmesini sağlamaktır.
Mitolojik yanına hiç girmeyeceğim,sayfalarca açıklama yapmamız gerekir.Çocukluk yıllarımda kutladığımız ve halk arasında’’ sultan nevruz’’ olarak ta bilinen bu günü, nasıl yaptılarsa bir kavga gününe dönüştürmeyi başardılar.Hepimizi bahar bayramını kutlamaktan soğuttular.21 Mart nevruz bayramı her kültürde değişik şekillerde algılanmış ve kutlanmıştır.Hangi kültürde nasıl algılandığı ve kutlandığı beni ilgilendiren bir olay değildir.Benkendi kültürümde ki algılamaya bakarım.Mesela ,çocukluk yıllarımızda kutladığım nevruzları özlerim.Annelerimizin kaynattığı rengarenk yumurtaları,ailecek,konu komşu kırlara çıkılarak bir piknik havasında kutladığım günleri özlerim.Kırlarda yalın ayak,çimenlerin üstünde korkusuzca koştuğum günleri özlerim.
Hadi gelin , bu yıl nevruz diye kutladığımız bahar bayramını,çolukçocuk,konu komşu kırlara giderek kutlayalım,kırlara giderek diyorum,mesire yerlerine değil !!!. Doğanın kendi kendine harikalar yarattığı yerlere...Hem kendimiz, hem çocuklarımız biraz olsun nefes alalım,doğada oynamanın tadına varalım.Kaynattığımız yumurtalarımızı yiyelim ve doğanın kokusunu içimize çekelim,baharın sevincini yaşayalım…
SEVGİYLE KALIN.
ŞAPKALI ADAM
Yorum Yazın :Misafir