GENÇLER
Bu günkü yazımda genç arkadaşlara hitap etmek istiyorum.Son zamanlarda dikkatimi çektiği için bu yazıyı yazma ihtiyacı hissettim.Hepimiz gençlik çağlarını yaşadık ve bu yaşlara geldik,keşke hep genç kalabilseydik ama maalesef hayat akıp gidiyor ve zaman geçiyor.Yapım gereği genç kuşakları sever ve onlara büyük saygı duyarım.Çünkü bilirim ki ,hem bizim hem yaşadığımız bu vatanın onlara çok ama çok ihtiyacı var.
Genç arkadaşlarımla,gerek spor gerek siyaset gerekse gündelik hayattan sohbetler ediyoruz.Yaptığımız bu sohbetler esnasında benim dikkatimi çeken ,çok genç yaşta arkadaşlarımın hayata karamsar bakmaları,kendine güvenlerinin azaldığı,sanki tüm olumsuzlukların onları bulduğu,iş ,okul ve evlilik gibi gayet normal sorunları gözlerinde çok büyütüp karamsar bir tablo çizmeleri oldu.Tabii ki ister istemez konuyu daha iyi anlamak için hemen kendi gençlik yıllarıma dönüp,kendinimi,onların yerine koyarak düşünmem gerektiğini fark ettim...Bende öyle yaptım ve kendi gençlik yıllarıma döndüm.Evet gençlerin haklı olduğu noktaların olmasıyla beraber bir şeyi fark ettim.Kendi dönem gençliğimde az da olsa karamsarlık vardı ama umutlarımız,hayallerimiz,idealist düşüncelerimiz ve yaşama olan sevgimizin çok daha fazla olduğunu fark ettim.Hiç bir zaman umutsuzluğa kapılmadığımızı hatırladım.O zamanın şartları her ne olursa olsun hep hayata gülen ve neşeli gözlerle baktığımızı fark ettim.Ve bu günkü zamana ve zamanın gençliğimize yüklemiş olduğu sorumlulukları gözümün önüne getirdim.Şüphesiz genel sorumluluklar haricinde şimdiki şartların gençlerimize daha büyük sorumluluklar yüklediğini fark ettim.Ama bir şey daha fark ettim. BAŞARI..Gençlerin gerek yaşam standartları gerekse sınav dolu bir öğrencilik yaşamından sonra tek odaklandıkları noktanın başarı olduğunu fark ettim.Sanki ,sınavlarda ve güncel yaşamda bazı başarısızlıkların ve hataların onları daha çok ve çabuk karamsarlığa ittiği izlenimini aldım.Hep başarı odaklı bir sistem böyle devam ederse sorunlu gençlerimizin sayısının çok artacağını tahmin etmek güç olmayacaktır.Her gencin böyle sorunları var demiyorum,benim çevremde gördüğüm genç arkadaşlarımın bazılarında gördüğüm için yazıyorum.Tabii ben bir pedogog yada psikolog değilim.Gerekli bilimsel tanıyı koyamam.Ben sadece bir tespitte bulundum.
Şimdi genç arkadaşlarıma sesleniyorum,hayta her şey sınavlarda yada iş hayatında çok başarılı olmaktan geçmiyor.Kesinlikle karamsar bir tablo çizmenin gereği yok.İdeallerinizi ,neşenizi,yaşama olan sevginizi kaybetmenin ve olumsuz düşünmenin hiç ama hiç gereği yok.İnandığınız doğrular için mücadele ederseniz göreceksiniz ki hayat çok daha güzel olacak.Hayat hep bir mücadelenin sonunda size hediyeler sunacaktır.Kim ne derse desin kendinize ve çevrenize olan saygınızı yitirmeyin ve kendinize güvenin.Hangimiz hata yapmadık ki.?Hatalarıyla sevaplarıyla bu hayat bizim ve en güzel şekilde idame ettireceğiz.Genç arkadaşlarımla hatırımda olan bir hikayeyi paylaşayım..
Hikaye şöyle…
Eski zamanlarda yaşayan bir kral saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuştur.Neler olacağını merak ederek penceresinin önünde beklemeye başlar.Ülkenin en zengin tüccarları,en gülcü kervancıları,ve saray görevlileri birer birer gelmişler,sabahtan öğlene kadar hepsi kayanın etrafından dolaşıp saraya girmişler.Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirmişler ve bizden ve halktan bu kadar vergi alıyor ama sarayın yollarını temiz tutamıyor diye mırıldanmışlar.Sonunda bir köylü çıka gelmiş,saraya meyve ve sebze getiriyor.Yolda ki kayayı gördüğünde,elinde ve sırtındaki sepeti indirip,iki koluyla kayaya sarılıp başlamış itmeye,çok caba harcayarak kan ter içinde kalmış ama kayayı da yolun kenarına çekmiş.Tam sepetlerini tekrar sırtına alacakmış ki,kaldırdığı kayanın altında bir kese olduğunu fark etmiş.Merak edip keseyi açtığında ise ağzına kadar altın dolu olduğunu ve içinde kralın mührünü taşıyan bir kağıt parçası.Bu kağıtta şu yazılıymış ‘’ Kendinizi sorumlu hissedip,denemeyi göze aldığınız için kralın hediyesidir. ‘’ ve bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir. İşte sevgili genç arkadaşlarım bu gün dahi hepimize farkında olmadığımız bir ders vermektedir.. ‘’ HER ENGEL,HAYAT ŞARTLARIMIZI İYİLEŞTİRECEK BİR FIRSATTIR.’’
Ben ancak bu kadar yazabiliyorum..
Herkes kendi üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmesi dileklerimle…
SAYGIYLA KALIN…
ŞAPKALI ADAM
Yorum Yazın :Misafir