BEN NEYİM?
Değerli dostlar, bu günde değişik bir yazı kaleme alıyorum. Başlıktan da anlaşılacağı gibi kendimizi, yaşamımızı, çevremizi ne kadar sorguluyoruz. ? Yaşama kattığımız değerler nelerdir? Sokrates’in “Sorgulanmamış bir hayat, yaşanmamış bir hayattır ”sözünü de düşünerek devam etmek istiyorum. Bence kısa, ama anlamı derin bir cümle. Yaşamı ve kendimizi sorgulamanın ne kadar zor olduğunu denemeden öğrenmemiz mümkün değildir.“Yaşam ve İnsan kavramı” içinden çıkılması ve anlaşılması zor olan iki kavramdır. Alman filozof F.Hegel “Beni hayatta bir kişi anladı o da yanlış anladı ‘’sözünü söylerken bu iki kavramın zorluğuna dikkat çektiğini, düşününce anlayabiliyoruz. Bırakın kendimizi sorgulamayı ve anlamayı işin zor olan kısmının, insanları anlamak, toplumu anlayabilmek, anlamaya çalışmak, toplum tarafından anlaşılmak olduğunu görüyoruz. Hayatta hiçbir problem insanın kendisinden zor değildir. Çünkü insan olmanın yâda olabilmenin kuralları nelerdir? Sınırları nereye kadardır? İnsan olmak bize nasıl bir sorumluluk yükler? İnsan olmak bir farklılık gerektirir mi ? Yoksa farklılıklar içinde farkı görmek midir? Soruları var. Bu soruları, bazı psikologların yazılarını okuduğumuzda kendimize sormamız gerekliliği ortaya çıkıyor.. Bu tür soruların bizleri ne kadar derin düşüncelere sevk edebileceğini bilmemiz gerekir. İnsan olarak, doğanın bir parçası olduğumuzu hepimiz biliyoruz .Bu nedenle doğada yaşayan her canlının davranış örneklerinin yaradılışımızda olabilme olasılığı vardır. İnsanoğlunu diğer canlılardan ayıran özellik, dürtülerini denetleyecek bir iradeye sahip olmasıdır. İşte bu sahip olduğumuz iradeyi kullanma durumumuz sınırlarımızı belirler. Yaşadığımız dünyada ki insan ve insan topluluklarının profillerini incelediğimiz de, iradesini, aklını, duygularını kullanma gereksinimi duymayan ve sadece ben diyerek yaşamını idame ettirmeye çalışan insanların ve insan topluluklarının kendilerine ve dünyaya vermiş oldukları zararı görüyoruz .Aslında ‘’ben neyim’’ sorusunu kendimize bir sorabilsek, gerekli cevapları buluruz .
Kendini sorgulamak amaçlı, kendisine sorulan soruyu hakaret sayanlar, komplekse düşenler ve soruları kaile alamayanlar sınırlarını zorlayarak yaşadıklarını fark edemezler. Aklını ve iradesini kullanan, sınırları kabul ederek, başkalarının kişiliklerine ve yaşam tarzlarına saygı duyarak yaşamanın en güzel yol olduğunu anlayanlar doğru düşünenlerdir kanaatindeyim. Gelişimlerini tamamlamamış insanlar, yaşadıkları topluluklar içinde, hep olumsuzluklara imza atan kişiliklerdir. Her türlü kıskançlıklarını,hıslarını ve güdülerini kontrol edemeyen kişilikler, bizlere hayatı zehir eden kişiler olduğu biraz düşünülürse anlaşılacaktır .Örneklemeleri çoğaltmak mümkün olsa da, fazla dikkatinizi dağıtmadan konunun anlaşıldığını farz ederek uzatmıyorum.
Hangi konuda olursa olsun, kendimizi sorgulamadığımız yâda sorgulayamadığımız zaman, başkalarının bizi sorgulaması kaçınılmazdır.
Saygı ve sevgilerimle…
ŞAPKALI ADAM
Yorum Yazın :Misafir