ERKEĞİN ADI YOK
Bir yerde bir yanlış, haksızlık varsa önce elinizle gücünüz yetmiyorsa dilinizle o da olmuyorsa kalbinizle buğz ediniz. (Hz.Muhammed s.a.v)
Aile toplumu ayakta tutan en önemli müessesedir. Devletlerin bekası aileler ile mümkündür. Gazeteci yazar ve aile yapısına önem veren biri olarak gördüğüm eksiklikleri yazma mecburiyetinde hissettim kendimi.
Amacım bu ülkede kadın erkek eşitsizliğinin geldiği durumu ve kadına yapılan pozitif ayrımcılığın erkekleri nasıl ezdiğini gözler önüne sermektir. Zira ülkemizde bu konuda kadın hakları ile ilgili yapılanların onda biri kadar bir çalışma erkekler için yoktur. Kadın eşitliği adı altında günümüzde erkeklere haksızlık yapılmaktadır. Kadın, toplum içinde mağdur gösterilmekte erkeklerin neler çektiğine ise hiçbir yerde değinilmemektedir. Oysa kadına yönelik artan şiddetin arkasında erkeklere yapılan bu haksızlıklar gizlidir. Tabi ki hiçbir şey şiddeti meşrulaştıramaz bende bu fikirdeyim, ancak şiddetin temelinde yatan sebeplerin tespit edilmesi de toplumsal şiddetin önüne geçmek için yapılacak ilk iştir.
Sizce bu ülkede kadın erkek eşitliği var mı? Bence yok! Çünkü kadınlar erkeklerden daha üstün! Erkek egemen "görünen", ama kadın egemen "olan" bir toplumda yaşıyoruz.
Kadın hakları savunucuları yıllardan beri , kadınlar eziliyor, kadınlar erkeklerle eşit haklara sahip değil diyor. Ben buna inanmıyorum. Evet bir eşitsizlik olduğu doğru fakat iddia edilenin aksine terazinin kefesi kadınlar tarafında ağır basıyor.
Buna rağmen kadınlarımız çok güzel bir şekilde üstlerindeki ezik kisvesini de korumayı başarıyor.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Dünya erkekler günü ne zaman? Bu soruyu cevaplayamıyoruz? Çünkü erkekler günü yok!
Kadının Statüsü ve Sorunlarını araştırmak için, bakanlık oluşturulurken; Erkeğin Statüsünü ve Sorunlarını araştırmak, düzeltmek için bir kurum yok? Erkeğin sorunu mu yok? kimliği mi yok?
Kadın, erkek eşitliğini kabul eden hiçbir ülkede orduların yarısı kadın, yarısı erkek değildir. Neden spor müsabakalarında kadınlar ayrı, erkekler ayrı yarışır?
Madem ki doğuştan gelen kadın erkek farklılıkları kabul edilmiyor; eşitlik isteniyor, o zaman kadınlarda cepheye gitsinler
Neden gencecik delikanlılar, karda kışta dağların başında canlarını ortaya koyarken, genç kızlar evde oturarak eşitlik mücadelesini kazansınlar ki? Neden Kadınlar da erkekler kadar güçlüdür deniyor. Madem ki onlar kadar güçlüyüz, o halde niye askerlik yapmıyoruz? Askerlik hizmetinden muaf tutuluyoruz?
Kadın erkek eşitliğini savunup da kadınların vatan hizmeti yapmaları ve cepheye gitmeleri konusu olduğunda sesi çıkmayan, kadın hakları savunucularını, asla samimi bulmuyorum.
Yanlış anlaşılmasın ben kadınların askere gitmesi gerektiğini savunmuyorum. Çünkü ben kadın ve erkek eşitliğine inanmıyorum ve erkekler gibi cesur da değilim, askere gitmek istemem, dağlardan ve karanlıklardan da korkarım. Fakat eşitliği savunan kadınların, askere gitmesi gerektiğine inanıyorum.
Evlenirken bütün yük erkeklerin üzerinde. Ev kuracak, eşya alacak, nişan, düğün yapılacak, takı takılacak… Bunları erkek karşılıyor, kadın iki ay sonra kocadan memnun kalmıyor ve ayrılmak istiyor. “Romantik değildi, annesine çok gidiyordu, falan filan…” Önemli sebeplerle boşanan kadınlar da var tabii ki fakat böyle eften püften bahanelerle boşanan kadın da çok.
Erkek evin reisi değilse neden ailenin masraflarını üstlensin ki? Erkek kira ödemekte zorlansa annemlerle oturalım dese bu kadın için haklı boşanma sebebi oluyor. Çünkü erkek eşine ayrı ev açmak zorunda . Evin reisi sayılmayan adamın, neden böyle bir sorumluluğu olsun ki? Eşitlik varsa erkek ev işlerine yardım etsin, kadın ayrı ev açsın kocasına.
Boşanma durumunda da yük yine erkeğin üzerinde. “Erkek aile reisi değilse” boşandığı kadına nafaka vermesi anayasaya aykırı değil midir? Üstelik boşanmayı kadın istemişken. Boşanma durumunda çocuk varsa ve çocuk annede kalacaksa, çocuğu için baba elbette nafaka verecek; fakat pek çok erkek çocukları için ayrı, boşandığı eşi için ayrı nafaka ödemek zorunda kalıyor. Neden? Bir kadın, iki ay gibi kısa zaman bile evli kalmış olsa boşandığında, başka biriyle resmi bir evlilik yapmadığı sürece eski kocasından ömür boyu nafaka alabiliyor. Nerde eşitlik?
Anayasadan erkek evin reisidir maddesi kaldırılmışken, erkeğin geleneksel rolleri kabul edilmezken, erkeğin üzerindeki geleneksel yükleri neden almıyor? Hakların alınıp, yüklerin bırakılması adil midir? Neden evliliğin ve boşanmanın bütün yükünü erkekler çekmektedirler?
Aile madem ki toplumların temel taşı, koruma konusunda en çok önem verilmesi gereken müessese olmalıdır. Yılda 100.000'leri geçen boşanmalar, boşanan eşlerin birbirleri ile ilişkileri, ortada kalan çocukların ruhsal sağlıkları gibi konular toplumun temelini dinamitliyorlar.
Anayasadan Erkek evin reisidir. maddesi kaldırılmışken, erkeğin geleneksel rolleri kabul edilmezken, erkeğin üzerindeki geleneksel yükleri neden almıyorsunuz? Hakların alınıp, yüklerin bırakılması adil midir? Neden evliliğin ve boşanmanın bütün yükünü erkekler çekmektedirler.
Madem ki eşit bir dünya isteniyor, eşitlik sağlansın. yabancı ülkelere, yüksek sayıda çalışan kadın rakamı verelim, modern görülelim derken erkeklere haksızlık yapılmasın. Pek çok kanun batıya bakarak yapılıyor. Batının kanunları da politikaları da bizi ilgilendirmez. Zaten batının aile konusunda geldiği noktaya bakarak onları bu konularda kesinlikle model almamamız gerekir. DEVAM EDECEK
H.Aslı PARLAK
Yorum Yazın :Misafir