Bakanlıkta kriter ve Manisa’nın beklentisi

Bakanlıkta kriter ve Manisa’nın beklentisi 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 16 Nisan’da gerçekleşen Anayasa Değişikliği Referandumundan sonra yeniden AK Parti’ye dönmesi ve Genel Başkan olmasının ardından Yeni Kabinede Manisa’ya Bakanlık beklentileri için bir kez daha umut doğmuştu. Manisa’da görüştüğüm değişik kesimlerden pek çok kişi Selçuk Özdağ’ın Bakan olabileceği ve kendisinin Bakanlığı hakkettiğini tarafıma aksettirmişti. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aniden Başbakan Binali Yıldırım’ı önce Külliye’ye çağırması ardından da Yıldırım tarafından yeni kabinenin açıklanmasıyla Manisa’ya Kayahan’ın şarkısında dile getirdiği gibi, “Yine hüsran kaldı” 

Yeni Kabinenin açıklanması ve Bakanlığa getirilen isimlere şöyle bir göz gezdirdiğimizde yeni dönemle birlikte AK Parti’de vefanın değil sadakatin daha öne çıktığını net bir şekilde görüyoruz. Her ne kadar Yeni Kabine Başbakan Binali Yıldırım tarafından açıklanmış olsa da Erdoğan imzasını taşıyor ve Erdoğan’ın isim belirleme esnasında kendisiyle birlikte kader ve yol arkadaşlığı yapmış pek çok arkadaşının liste dışı, en ufak sözünü emir telakki edenlerin ise Kabinede yerini sağlamlaştırdığı veyahut yeni kabineye ismini yazdırdığı net şekilde görüldü. 

Ahmet Davutoğlu ardından Cemil Çiçek ve Bülent Arınç’la başlayan Erdoğan’a ileriki süreçte rakip olabilecek ya da sözünden dışarı çıkabilecek hamlede bulunabilecekler veyahut itiraz edebilecekler listesi bu sefer Nabi Avcı ve Faruk Çelik ile devam etti. Numan Kurtulmuş ise Başbakan Yardımcılığı, Hükümet Sözcülüğü gibi bir görevden Kültür ve Turizm Bakanlığına getirildi. Nabi Avcı deyip geçmemek lazım. AK Parti kurucu ideologlarından biriydi ve liste dışı kaldı. Faruk Çelik ise Erdoğan’la 1990’lı yıllardan bu yana kader ve aynı kulvarda siyaset arkadaşlığı yapıyordu ki yerine getirilen isim olan Eşref Fakıbaba’yı ise AK Parti’ye kazandıran yine Faruk Çelik olmuştu. Numan Kurtulmuş ise son zamanlarda Süleyman Soylu ile birlikte öne çıkarken ve partinin kare ası içerisinde gösterilen isimler arasında yerini alırken Başbakan Yardımcılığından Kültür ve Turizm Bakanlığına getirilmesi beraberinde acaba sorularını da getirdi. 

Yeni Kabineye seçilen isimlerin özellikle Karadeniz, Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerinden olduğu dikkatlerden kaçmazken Ege Bölgesinde bulunan toplam 8 ilden ancak 2 Bakan çıkabildi. Bu isimlerde bir önceki kabinede de bulunan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu. Bu isimler adeta yerini korumuş ve sağlamlaştırmış oldu. Binali Yıldırım ise Başbakan olması sebebiyle tasnif dışıdır. Halbuki AK Parti Ege’de oyunu yükseltme hedefini taşıyorsa ve 2019 yılında yapılacak olan yerel ve genel seçimlerde hem Milletvekili sayısını hem de Belediye Başkanlığı sayısını daha da arttırmak ve yeni zaferlerle tanışmak istiyorsa ona göre hamleler de yapmalı hatta Manisalıların Bakanlık beklentilerine cevap verebilmeliydi diye düşünüyorum. Kimse kırılmasın gücenmesin ama Manisalı Milletvekilleri arasında da buna en yakın olan Selçuk Özdağ’dı. 2011 yılında yapılan genel seçimlerde çoğu kişinin AK Parti’nin en fazla 4 Milletvekili çıkartabileceğini tahmin ettiği bir anda kader rüzgarları Selçuk Özdağ’ı 5. Sıradan Milletvekili olarak parlamentoya taşımıştı. Yerel politikada bitmek bilmeyen enerjisi ve çalışkanlığı Türkiye politikasında ise gündemi belirleyen çıkışları ve siyasi deneyimiyle Selçuk Özdağ Genel Başkan Yardımcılığı görevine kadar yükselme başarısı göstermişti. 3 Araştırma 2 İhtisas Komisyonunda kritik görevler almış, Sosyal Politikalar Başkan Yardımcılığı, Yaşlılar Koordinasyon Merkezi Başkanlığı, Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanlığı, Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyeliği görevlerinde bulunmuştu. Manisa Spor Akademisi mezunu olan Özdağ doktorasını tarih üzerine yapmıştı. 1975-1980 yılları arasında atletizm, basketbol ve futbol branşlarında aktif sporculuk yapmış badminton, basketbol, atletizm antrenörlük kurslarını bitirmiş, 2000-2002 yıllarında Boks Federasyonu Yönetim Kurulu üyeliğinin yanı sıra 2009 yılında da Kick Boks hakemliği yapmış, 1996-2010 yılları arasında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulunda Öğretim Görevlisi olarak yüzlerce sporcuyu yetiştirmişti. Böylesine ülküleri büyük, böylesine gençliğe, tarihe, spora, sporcuya destek veren devlet ve millet sevdalısı bir kişi olan Manisa Milletvekili 

Selçuk Özdağ’ın Gençlik Hizmetleri ve Spor Bakanlığına getirilmesi ve yeni kabinede şans verilmesi yakışanı, hak edileni yerine getirmek demekti. 7’den 70’e herkese dokunmayı başaran Özdağ’ın bu denli artıları varken neden pek çok Manisalının beklediği gibi Bakanlık görevine getirilmemiş olmasının cevabı acaba söylemleri, çıkışları ve duygularıyla AK Parti’nin vicdanı olmasından mı kaynaklanıyor? 

Manisa’dan bu seferde Bakan çıkmamasının ardından yine klavye kalemşörleri sosyal medyada özellikle “Manisa’ya Bakanlık verilmez, Manisa’nın abisi çok Bakanı yok” tarzında pek tasvip etmediğim sözler kullandılar. Öncelikle 2011 yılından bu yana Manisa’da olan ve basının aynı zamanda da siyasetin içerisinde olan bir kişi olarak bu kalemşörlere sormak istiyorum. Hangi Milletvekili kendisini abi olarak ilan etti? Selçuk Özdağ mı, Recai Berber mi veyahut Murat Baybatur mu? Siyaset bir bayrak yarışıdır beyler, bayanlar! Genel Merkez ya da parti görev verdi diye abi olunmaz. Hele hele siyasette abilik hiçte kolay değildir. Ben Manisa’da daha doğrusu AK Parti camiasında siyasetin abisi olarak bir kişi biliyorum. O da Bülent Arınç’tan başkası değildir. Siyasetçi duruşuyla, devlet adamlığı duruşuyla Bülent Arınç o ünvanı çoktan almıştır. Bundan sonra da kimin alacağı ise belli değildir. Abi tanımlaması şu an için o siyasetçilerin veya yakınlarının koyduğu tanımlamadan başka bir anlam ifade etmemektedir. 

Yeni kabine eskisini aratır mı, yoksa eksisinden daha mı iyi sorularına ise “Ali’nin külahı Veli’ye, Velinin ki Ali’ye” diyerek cevaplandırmak istiyorum. Hakan Çavuşoğlu TBMM’de Erdoğan sevdası, hırçınlığı ve kavgacı üslubuyla tanındı. Bu öne çıkış ise kendisini Kabinede listeye taşıdı. Yani bir anlamda ödüllendirildi. En çok üzerinde tartışılan isim ise hiç kuşkusuz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarı Eroğlu oldu. AK Parti’nin içerisindekiler dahil herkes Bakanlıkta neleri yapabileceğini, başarabileceğini ya da başaramayacağını merak ediyor. 

Zaman zaman İstanbul ve İzmir basınındaki geçmişimin de verdiği avantajla bazı gazeteci arkadaşlarla ya da siyasilerle görüşme imkanı da buluyorum. Bu eski dostlardan birisine yeni kabine ile ilgili düşüncesini sorduğumda ise, ““Recep Tayyip Erdoğan yine Manisalıların beklentisine cevap vermedi ve Manisa’dan Bakan açıklanmadı. Ancak yeni listede yine çok önemli bir hamle yaptı. Tansu Çiller’i yanına alarak Meral Akşener’in önünü kesecek. Tuğrul Türkeş’i alarak Devlet Bahçeli’yi bağlamıştı. Şimdi artık ona gerek kalmadı. Kabineye aldığı Milli Görüş kökeninden iki isimle de Saadet Partisi’nin olası hamlesinin önünü kesmiş olacak. Erdoğan’ı da alternatifsiz kılanda zaten bu taktiksel hamleleri” dedi.

Hakan ÖZEN