DEVLETİN SANALİZASYONU
Birey olarak toplumun en küçük aynı zamanda da en büyük unsuru olan insan günümüzde iletişimi kadar vardır. Yıllar itibari ile değişen tek şey insan olmamıştır. Bu değişimin sınırlarını tartamam elbette. Aile geleneklerimizden, davranışlarımıza, iletişim kurma yollarımıza kadar uzanan durumda üzerinde duracağımız husus ise devlet yönetimlerindeki sanalizasyondur. Ne demek istiyorum sanalizasyon da nedir? Özellikle bilgi toplumuna geçtiğimiz bu süreçte yani sözüm ona dünya çapında 1970'lerden günümüze kadar yapılan tüm çalışmaların irili ufaklı amaçlarında bilişim, iş görme kolaylığı vurgulanmaktadır. Günümüz yönetimleri içinde elimizdeki akıllı telefonlardan yerel yönetimlerin vermiş oldukları hizmetlerin memnuniyet anketlerine katılabiliyorsak, 1990'lı yıllarda ülkedeki vatandaş sayımı için evimizden çıkmamız yasaklanırken günümüzde e-devlet uygulamaları ile teker teker sayılabiliyorsak devlet sanalizasyonuna uyum sağlıyoruz demektir. Ülkeler belirlemiş oldukları yönetim anlayışına bağlı olarak ya da olmaksızın e-devlet uygulamalarının kolaylıklarından faydalanmak durumundalar. E-devlet diyoruz da nedir bu e-devlet?
E-devlet; "Kamu görevlerinin iş ve iş yükünün devlet, sivil toplum, iş yaşamındaki firmalar, vatandaş ile karşılıklı kamu kurum ve kuruluşlarından bilgi edinme, vergi ödeme, evrak takip gibi iş ve işlemlerini yerine getirebilme imkânına sahip olmaktadır. Sadece vatandaşların değil firma ve kurumların da iş yükünün e-devlet hizmetleri sayesinde azaldığı ifade edilmektedir."
Ben çerçevesinden e-devlet, devletin iş ve işlemlerinde halkın katılımı olarak ya da olmaksızın bilişim sistemlerinin büyük yardımı sayesinde bürokrasi yükünün azaltılması hatta ortadan kaldırılmasıdır. Böylece hem kamu kurumları nefes alacak, işler hızlanacak, hem de vatandaşın katılımı sağlanacak. Bilinir ki toplumun yine bir kısmı "Ben işlerimi kamu dairesine giderek hallederim." dese de bireyler, bilişimin sağladığı yeniliklerden faydalanmak konusunda tereddütte kalmayacak hale getirilmelidir. Devlet sanalizasyonunda kamu iş ve işlemlerinin görülmesinde faydaların yanında tehditler de olacaktır bu tehditlerin en dikkat çekici olanı ise tüm verilerin sağlam bir şekilde korunması gereğidir. Uzmanlarca sıralanan bir diğer tehdit ise bilişim uygulamalarının ve bunları etkin ve verimli kullanacak olan kamu personeli yetiştirmenin maliyetidir. Her bir yenilik beraberinde bir bütçesel yük de taşımaktadır. Ülkemizde e-devlet proje temellerinin 1970'li yıllara kadar dayandığı ifade edilmektedir.
Ülkemizde e-devlet kullanım oranına geniş bir çerçeveden bakacak olursak TÜİK verilerine göre 2016 yılı itibari ile Türkiye'de internet kullanan bireylerin %61,8' i e-devlet hizmetlerini kullanmıştır. Bu oran bir önceki yılın aynı döneminde %53,2 olarak gerçekleşmiştir. Özellikle kullanım amaçları bakımından kamu kuruluşlarına ait web sitelerinden bilgi edinme %54,8 ile ilk sırada yer almaktadır.
Akabinde kalkınma planları ve eylem planları ile birlikte e-devlet uygulamalarının kapsamı genişletilmiştir. Nitekim Türkiye’de 65. Hükümet programında e-devlet uygulamaları hakkında bilgiler şöyle özetlenmiştir;
“Bilgi Toplumu Stratejimiz çerçevesinde, e-Devlet Stratejisi ve Eylem Planı’nı hazırlayarak, uygulamanın izlenmesi ve değerlendirilmesi için gerekli mekanizmayı oluşturacağız. 65’inci Hükûmet olarak, devletin gerçek ve tek sahibi olarak gördüğümüz vatandaşlarımız adına yürüttüğümüz tüm işlerin katılımcı bir anlayışla her türlü denetime açık ve hesap verebilir bir biçimde gerçekleşmesini temel ilke olarak benimsiyoruz.”
Bu bilgiye ek olarak e-devlet ile ilgili çalışmaların devam edeceğini bizlere sunan bilgiye buradan ulaşıyoruz;
“2015-2019 Ulusal E-devlet Stratejisi ve Eylem Planı’na’ ilişkin çalışmalar devam ediyor. Özel sektörün de kamu kurumlarıyla ilişkilerini e-devlet üzerinden yürütmelerini sağlayacak olan planla ilgili belirli aralıklarla toplantılar yapılacak.”
Devletin sanalizasyon uygulamaları özel sektörü de kapsayacak şekilde söz konusu eylem planları ile devam edeceğini görmekteyiz.
Türkiye olarak e-devlet uygulamalarından faydalanıyoruz peki kullandığımız belli başlı uygulamalar nelerdir? Belli başlı projeler[1]; İç İşleri Bakanlığı Merkezi Nüfus İşleme Sistemi (MERNİS), Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık İstatistikleri Bilgi Sistemi, Gümrük Sistemleri Otomasyon Projesi (GIMOP), Vergi Daireleri Otomasyon Projesi (VEDOP), Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP), İl Envanteri Modernizasyonu (İLEMOD), Polis Ağı Oluşturma 2000 Projesi (POL-NET), Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Bilgi Sistemi (TAKBİS), Milli Eğitim Bakanlığı Yönetim Bilgi Sistemi (MEB-NET) projeleri gerçekleştirilmiştir.
Elbette ülke olarak e-devlet uygulamalarını kullanıyoruz fakat diğer ülkeler arasında bu konuda hangi sırada yer alıyoruz?Avrupa Birliği tarafından düzenli zaman aralıklarında gerçekleştirilen "E-Devlet Ölçme Ve Kıyaslama Çalışması" nın 2010 yılındaki en son toplantısına göre beş kıstasta e-devlet ölçümü yapılmıştır. Buna göre 32 ülkeyi kapsayan bir karşılaştırma yapılarak ülkemizin e-devlet uygulamalarında nerede yer aldığı izlenmektedir. Belli başlı kıstaslar arasından burada sadece AB-27+ ülkeleri arasında "Elektronik Ortamda Hizmet Sunum Düzeyi" karşılaştırılacaktır.
Şekil 1'de görüleceği üzere temel kamu hizmetlerinin elektronik ortamda sunumu ülke kıyaslamasında Türkiye AB-27+ ülke ortalamasının üzerinde gerçekleşmektedir. AB-27+ kamu hizmetlerinde elektronik hizmet sunumu oranı %83'lere tekabül ederken Türkiye bu ortalamanın üzerinde olup ortalama hizmet oranını %89 civarında gerçekleştirmektedir. Şekilde göze çarpan bir diğer husus en düşük orana sahip olan (%47'ler) Yunanistan'dır. Neredeyse kamusal anlamda tüm hizmetleri elektronik ortamda gerçekleştiren ülkeler ise Malta, İsveç, İtalya, Portekiz, İrlanda, Avusturya olarak görülmektedir.
AB-27+ ortalamasının altında değerlendirilen ülkeler ise oranları paralelinde sırasıyla, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, İzlanda, Romanya, Slovakya, Hırvatistan, Macaristan, İsviçre, Bulgaristan, Litvanya, Lüksemburg, Çek Cumhuriyeti, Polonya, Belçika'dır.
Bir diğer değerlendirmeye göre uluslararası hizmet sunum düzeyinde elektronik ortamda gerçekleştirilen hizmet sunumunda AB üye ülkeleri kapsamında ve içine Türkiye, Hırvatistan, İzlanda, Norveç ve İsviçre'yi de alan çalışmada e-devlet ölçümünün gerçekleştirilmesi sadece bu ölçümle kalmamaktadır. Bunun yanında belli başlı bazı kıstaslar ile e-devlet uygulamaları değerlendirilmiştir.
Sonuç olarak ülkemiz içinde e-devlet uygulamaları devam ederken bir yandan da bu uygulamalara yeni uygulamalar eklenerek devam edileceğini ilgili eylem planlarından görmekteyiz. Bununla birlikte Avrupa Birliği uluslararası düzeyde hizmet sunumu kıyaslamasında söz konusu ülkeler sıralamasında Türkiye kamu hizmetlerinde e-devlet kullanım oranı AB-27+ ülkeleri ortalamasının üzerinde seyrederken hizmet sunumunu da %89 oranında gerçekleştirmiştir. Bu oran neden sağlıklı bir düzeyde %100 olmasın ki? Biz görür müyüz belli değil ancak gelecek nesil devlet geleneği olgusunu devam ettirir ise devletin sanalizasyonu gelişen teknoloji ile birlikte ileri bir düzeye ulaşacaktır.
Celal Bayar Üniversitesi Maliye Teorisi Tezli Yüksek Lisans Öğrencisi
Gözde Doğan.
KAYNAKLAR
AKTAN Coşkun Can, http://www.canaktan.org/politika/e-devlet/turkiyede.htm, Erişim Tarihi 02.07.2016
TATAROĞLU Muhittin, "E-Devlette Kullanılan Denetim ve Kayıt Teknolojilerinin Mahremiyet Üzerinde Etkileri", Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 1, Sayı 18, 2009, ss.95-120.
T.C. Başbakanlık, 65. Hükümet Programı, Ankara, 2016, http://www.basbakanlik.gov.tr/forms/_global/_government/pg_GovernmentProgram.aspx, Erişim 05.10.2016.
TÜİK, http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=21779 , Erişim Tarihi:10.10.2016.
Türkiye Bilişim Derneği, 2015 Değerlendirme Raporu, Ankara, 2016, http://www.tbd.org.tr/2015-degerlendirme-raporu/ Erişim Tarihi: 27.06.2016.
.
Yorum Yazın :Misafir