BİR KENTİ YÜKSELTMEK

BİR KENTİ YÜKSELTMEK 

Türk tarihine hakim olanların bildiği bir kavram vardır. Nedir o ? Bu kavramın adı : ‘’devlet-i ebed müddet’’ anlayışıdır. Türk devletleri cihana hükmederken, barış için, insanlığı ve dinlerini, değerlerini yükseltmek için bu amaç uğruna kılıç sallamışlardır. Bizler millet olarak şanlı tarihimizle gurur duyuyoruz. Bu bizim en doğal hakkımız. Askeri tarih alanında yapmış olduğu başarıları bu yazıya sığdıramayız. Turan taktiği gibi bir taktiği bulup bu taktiği hem karada, hem de denizde uygulamak Türk milletinin askeri açıdan ne derecede başarılı olduğunun bir göstergesidir. Fakat şurası bir gerçektir ki; sadece askeri bakımdan değil aynı zamanda kültürel açıdan güçlü eserler ortaya koyarak dünyanın kalkınmasında, bilimin ilerlemesinde ciddi bir payımız olduğu açıktır. Farabi, Mimar Sinan, Ebusuud Efendi, Evliya Çelebi, Hezarfen Ahmet Çelebi sadece aklıma gelen birkaç medeniyet tarihimiz adına önemli isimlerden. 

Peki biz onların torunları olarak bugün neler yapıyoruz ? 

Onların inşa ettiği, bize verdiği kentlerin dokusuna ne kadar sahip çıktık? 

Bu yazıyı okuyan herkesin bu soruları kendilerine sormasını istiyorum. Ben üzülerek söylemekteyim, Manisa kültürel açıdan son derece kıymetli bir il olmasına rağmen insanlar bunun değerini bilmiyor. Yaşadığımız kentin kaç tane medeniyete ev sahipliği yaptığını biliyor musunuz ? Lidya, Pers, Selçuklu, Osmanlı medeniyetlerinin bıraktığı izlerle gurur duyarken bunlara bu derece az sahiplenmek kentin tarihi ve geleceği adına son derece hazin bir durumdur. 

İnsanlar yaşarlar ve ölürler. Ancak kendilerine miras bırakmak isteyenler böyle anılmazlar. Onlar daima hafızamızda diridir ve yaşarlar. Fikirleri, eserleriye hayatta kalır bazı insanlar. Onlar hep en güzel sözlerle anılırlar. Onlar kendileri için değil, kentleri için, ülkeleri için çalışırlar. Manisa tarih içinde yüzen bir şehir. Tarih boyunca, uygarlıklar bu topraklar için kılıç sallamış. Osmanlı geleceğin hükümdarlarının bu topraklarında yetiştirmiş, bundandır ki Şehzadeler kenti olarak anılır olmuş Manisa. 

Şehrimizde ünlü bir cami vardır, tüm Manisalıların bildiği. Sultan Camii’nden söz ediyorum. Ayşe Hafsa Sultan’ın rahatsızlanması sonucunda Merkez Efendi’nin sultana şifa olarak bulunan bir macun bulur: Mesir Macunu… 

Yıllardır bu macun, baharı gelişiyle birlikte Sultan Cami kubbe ve minarelerinden halka saçılır. Ayşe Hafsa Sultan, aradan asırlar geçmesine rağmen böylesine muazzam bir kültürel değeri kentimize bırakarak kentimizi yükseltmiştir. Doğma büyüme Manisalı olan kaç insan bu değerlere gerçek manada sahip çıkıyor? Sahip çıkan bir kitlenin olduğundan şüphem yok. Yapmamız gereken çocuklarımıza, çevremize kültürel değerlerin öneminden bahsedebilmek ve bu değelerin kıymetini aktarabilmek. 

Mesir ve Ayşe Hafsa Sultan sadece birer örnekti. Söz konusu kent Manisa ise, bu örnekler çoğalabilir. 

Hoşçakalın… 

Necdet Cura