HALK BUNUN NERESİNDE ?
Merhabalar diyerek başlayalım yazımıza .Bu güne kadar hiçbir şekilde siyaset yazmadım. Bu gün bir değişiklik yaparak kendimce siyaset üstü bir yazı yazacağım. Yazım tüm siyasi partileredir. Dünyada temel hak ve özgürlüklerinin ifadesi olarak seçim uygulamaları, Anayasalarla güvence altına alınmıştır. Anayasalar, çağdaş demokrasilerin bir gereğidir. Dolayısıyla seçim, seçme ve seçilme gibi çağdaş uygulamalar demokrasinin vazgeçilmezi olarak kabul edilmiştir. Türkiye’de Anayasal nitelikte ilk seçme hakkı 1876 Anayasası ile gelmiştir. Osmanlı mebusan meclisi seçimlerine ilişkin olarak yapılanan temel yasal düzenleme 23 Aralık 1876 tarihli ilk Osmanlı Anayasası olan Kanuni Esasi’nin “Heyeti Mebusan” başlıklı kısmında düzenlenen ve 65. madde ile başlayıp 80. madde ile sona eren Anayasa hükümleridir. Cumhuriyet kurulduktan sonra 23 yıl boyunca ‘tek partili’ seçim sistemi ile yönetilen Türkiye, Anadolu coğrafyası 1877 yılında seçim kavramı ile tanıştı. 1946 yılındaki seçimlere kadar, sadece bir genel seçim çok partili yapıldı. 1908 yılında ikinci defa meşrutiyetin ilân edilmesinin ardından gidilen seçimlere İttihat ve Terakki Fırkası’nın karşısına seçimlerden henüz önce kurulan Ahrar Fırkası çıktı. Türkiye, çok partili demokrasiyi ilk olarak 1946 yılında tecrübe etti. 1923’te Cumhuriyetin ilanından sonra 1923-1927-1931-1935-1939-1943 tarihlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek partili yönetimi ile seçimler yapıldı. Türkiye Cumhuriyeti İkinci Dünya Savaşı’nın ortaya çıkardığı sonuçlar ve kendi içsel şartlarının zorlaması ile 1946 yılında ilk defa çok partili seçime gitti. Şimdi seçim geçmişimiz hakkında kısa bir bilgilendirmeden sonra bu günkü seçimlere gelelim. Bir vatandaş olarak bazı sorularım olacak. Yaklaşan yerel seçim öncesi hemen hemen tüm partilerimiz ittifak içine girdikleri görülmektedir Aylardan beri açıklanmayan adaylar, ittifaklar içinde pazarlıklar hep gündemde. Öyle bir hava yaratılıyor ki sanki ittifak yapılan yerler parsellenmiş ve kazanılacak. Ama bir tek şey dikkatimi çekiyor bu ittifaklar konuşulurken halk hiç yok. Yola çıkılanların yolda bulunanlarla değiştirildiği ,il, ilçe teşkilatlarının ön görülerinin dikkate alınmadığı, alınsa bile basına yansımadığı bir dönem. Yaşım itibariyle koalisyon hükümetleri gördüm ama ittifak hiç görmemiştim. Madem aynı görüşte olan partiler ittifak yapıyor birbirlerini destekliyor neden birleşip tek parti olarak seçime gitmiyor ki.? Yoksa birleştiler de koltuklarını korumak için mi bunca çaba.? Yazım tüm siyasi parti yetkililerine. Hangi parti bu sorularıma mantıklı cevap verirse yeminle oyumu o partinin adayına atacağım. Halk bu ittifakların neresinde.? Yani beğenmediğimiz bir aday olsa da sırf ittifak var diye onamı oy kullanacağız.? Bu seçimler yerel seçim değil mi. ? Yerel seçimlerde ben beğendiğim bir adaya oy veremeyecek miyim.? Yani sırf parti kararı diye seçme özgürlüğümü kullanamayacak mıyım.? Neden..? Tekrar ediyorum bu sorularımın mantıklı cevabını verecek partinin adayına oy atacağım. Söz.
Saygı ve sevgilerimle...
ŞAPKALI ADAM
Yorum Yazın :Misafir
